Kendisiyle Karışık Biri

 İnsanlar birbirini etkiliyor ve bu etkilenmelerin sonrasında bir takım etkileri, sonuçları oluyor. Bu bazen güzel olsa da genelde kötü oluyor. Ama ben güzel sonucundan bahsedeceğim. Aşağıda yazdığım şiirin fikir babası olan Utku Fuat'la o gün fakülteye giderken hayat üzerine çok verimli bir sohbetimiz oldu. İbrahim de bize eşlik etti. Ama muhabbet hem farklılıkları ve buna bağlı olarak benzerliklerimizi güzel ortaya serdi. Bende oluşan bir düşüncenin aynısın başkasında da karşılığı olması güzel oluyor. Bazen de öyle bir şey söylüyorlardı ki "işte bu" diyordum. O günün akşamında yemekhanede yemeği yedikten sonra yanıma geldi ve "Hani kendiyle barışık denir ya, ben de kendiyle karışık birisi diye bir şey denebilir" dedi. Ben o an "işte bu" dedim. Hak verdim ve gerçekten çok etkilendim bundan. Ertesi gün erken kalktım ve çarşıda bir işim vardı. Onu halledikten sonra Afyonda taş medrese diye bir yer var, İmaret camiinin arkasında. Orada birkaç masa sandalye var. Orada açtım bilgisayarımı ve roman olmasını ümit ettiğim yazıma devam ettim. Birkaç kelime yazdıktan sonra Utku'nun bahsettiği "Kendiyle karışık" terimi bir şiire sebep oldu. O anda sadece birkaç mısra yazdım. Sonra yurda geldikten sonra tamamladım. Ve aşağıdaki şiir denk geldi. Bundan ötürü bu şiirin fikir babası olan Utku Fuat'a teşekkür ederim. Gerçekten çok güzel ve çığır açan fikirleri var. Yalan yok, bazen kendisine karşı gıpta ile baktığım oluyor. Ben Cemil MERİÇ'E benzetiyorum. Bu yazı vasıtasıyla teşekkür ediyor ve iyi ki var diyorum. 

KENDİYLE KARIŞIK BİRİ

 Sırtımda dünyanın yükü

Gönlümde sevdamın tortusu 

Hikayemin sonuna hazırlanıyorum, hazin sonuna

Kendimle karışık haldeyim

Hangi ben, benim iyiliğim için 

Bir acı tat, tarifi mümkün değil

Ben beni selamlıyorken kavga çıktı birden

En ağır yumruğu asıl düşmanıma atıyordum


Karışmış, bir olmuşum benle

Delirmenin sınırlarında dolaşırken

Gölgeme bürünmüş biri çıktı karşıma

Aynı benim gibi konuşuyor

Aynı benim gibi gülerken hüzünleniyor

Fikirlerimiz bire bir, 

Mimik, nefes alıp veriş aynı ben

Fakat

Derinlerde, bir inilti dolaşıyor farklı olan

Beni benden ayıran şey bu


Hüzünlü olmaya mahkum edildim

Ben tarafından

Yargıcıyla suçlusu bir, mahkeme salonu gönlüm

Kararı, damarlarıma kazımak suretiyle 

Harf harf acı çektirerek yazdım

Bilmiyorum, hangi ben haklı

Bu kavga benim, kazanan ve kaybeden de


Kendimle karışık bir halde oturdum uçurum kenarında

Önüme koydum küle dönmüş geçmişimi

Gözü dönmüş celladımdan merhamet dileniyordum

Ve

Yıkıldı o an umutlarım hayata karşı

Sıkıldım, bunaldım, sustum yıllarca

Ve

İmkansız kaldı aşk, turnanın kanadında 

Gecelerin büyüttüğü çocuk büyüdü

Eski hatalarını yapmıyor artık

Daha büyüklerini yapmaya yemin etmiş sadece








Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fanidir Dünya

Çınar

Uzun Yol