Terk-i Alem

Terk-i alem denmiş bu yolculuğa
Vazifesi biten, gider toprağa
Musalla taşında yatarsın bir gün
Geri dönüşü imkansız bir sürgün
Ardından ağlayan olur mu? Belki...
Kabirdeki hayat bilmem nasıl ki?
Ürperdim ölüm akla geldiğinde
İşte o an Azrail geldiğinde
Derinden bir sessizlik ebediyen
Sonra da çürür gider ölmüş beden
Yalnız ismin kalır mezar taşında
Belki ağlayanın olur ardında

Gökten iner arşı aladan çıkar
Ruhun yolculuğu işte bu kadar

Sarılırsın bembeyaz bir kefene
Ölüm bu lafında var bir endişe
Nerede? Nasıl? Hangi vakit? Ölüm
Bilinmeyen, çözülmez bir kördüğüm
Dünyada cesetten gayrı ne kalır
Azrail bir sabah erken canı alır
Yahut gece karanlığa hapisken
Gidersin ruhun bedeni süzerken
Hep bir muamma her anı yaşamın
Nedir geçip giden zamanda payın
Her geçen gün daha da yaklaştırır
Ölüm, ruhu bedenden arındırır.

Yeni bir başlangıcı biten sonun
Bulur o seni fark etmez konumun






































Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fanidir Dünya

Çınar

Uzun Yol